8. Sınıf Türkçe: Şiirde Ana Duygu TEST – 1 | Unikoçu

8. Sınıf Türkçe: Şiirde Ana Duygu TEST - 1

Düşünce ve tutumların davranışa dönüşebilmesi için inanca gerek vardır. Ancak inanç olunca davranışlar kendini göstermeye başlar. Bir baba veya anne, çocuğunun ölümden kurtulacağına inandığında canını çekinmeden verir. Cephede askerlerimiz, vatanın kurtulacağına inanınca ölüme gözünü kırpmadan gider. Bir öğrenci, başaracağına inanınca gece gündüz çalışır.

Bu metinde anlatılmak istenen düşünce aşağıdakilerin hangisidir?

A. Hedef, kişiliğe uygunsa ulaşılabilir olur.

B. Davranışlar, alışkanlıkların ve kişiliğin temelini oluşturur.

C. Amaca ulaşılabileceği düşüncesi, kişiye büyük bir mücadele gücü verir.

D. Hedeflerin büyüklüğü onlara ulaşılmayı zorlaştırır.

Doğru Cevap: "C" Amaca ulaşılabileceği düşüncesi, kişiye büyük bir mücadele gücü verir.

Cevabı Göster

Doğru Cevap: "C" Amaca ulaşılabileceği düşüncesi, kişiye büyük bir mücadele gücü verir.
Soru Açıklaması

Sen orada bağrına bas dur en büyük çileyi

Ben burada en büyük çileyi doldurayım

Bu şiirin ana duygusu,

I. Pişmanlık

II. Zamandan şikâyet

III. Ayrılık acısı

IV. Endişe

sözlerinden hangisiyle ifade edilebilir?

A. I.

B. II.

C. III.

D. IV.

Doğru Cevap: "C" III.

Cevabı Göster

Doğru Cevap: "C" III.
Soru Açıklaması

Hazırlanan bir rapora göre Türkiye’nin çevre sorunları sıralamasında en başta su kaynakları yer alıyor. Bu raporda ülkemizin su kaynakları bakımından artık zengin bir ülke olmadığına dikkat çekiliyor. Belediyeler, fabrikalar ve enerji üretim tesislerinin, su kaynaklarından toplam su miktarının %56’sını çektiği belirtiliyor. Bu, su varlığımız üzerindeki baskının ne kadar yüksek olduğunu gösteriyor.

Bu metinde vurgulanan düşünce aşağıdakilerden hangisidir?

A. Ülkemizdeki su kaynakları, talebi karşılamada yetersiz kalmaktadır.

B. İçme suyu ihtiyacının karşılanmasında büyük sıkıntılar yaşanmaktadır.

C. Toplumun, suyu tasarruflu kullanmada bilinçli olmaması üzücü sonuçlar doğurur.

D. Ülkemizin en büyük çevresel sorunu, su kaynaklarımızın toplumsal gelişme sonucu yetersiz hâle gelmesidir.

Doğru Cevap: "D" Ülkemizin en büyük çevresel sorunu, su kaynaklarımızın toplumsal gelişme sonucu yetersiz hâle gelmesidir.

Cevabı Göster

Doğru Cevap: "D" Ülkemizin en büyük çevresel sorunu, su kaynaklarımızın toplumsal gelişme sonucu yetersiz hâle gelmesidir.
Soru Açıklaması

Bir eseri neden beğeniriz ya da beğenmeyiz? Bir başka insan neden bizim beğendiklerimizi beğenmez de beğenmediklerimizi beğenir? Acaba niye böyledir? Biraz düşünürsek görürüz ki hoşumuza giden eserle aramızda hemen kurulan bir bağ vardır. İşte bunun adı zevktir. Eserin hoşumuza gittiği hükmünü de veren şüphesiz odur.

Bu metinde anlatılmak istenen asıl düşünce aşağıdakilerden hangisidir?

A. İnsanlar beğenileri bakımından farklı yaratılmışlardır.

B. Herkes tarafından beğenilen eserler insan gerçeğini anlatanlardır.

C. Her insanın doğuştan getirdiği özelliklerinden biri de hoşlanma duygusudur.

D. Bir sanat eserini sevdiren, eserin o kişinin zevkine hitap etmesi ve eserle kişi arasında güçlü bir bağın kurulmasıdır.

Doğru Cevap: "D" Bir sanat eserini sevdiren, eserin o kişinin zevkine hitap etmesi ve eserle kişi arasında güçlü bir bağın kurulmasıdır.

Cevabı Göster

Doğru Cevap: "D" Bir sanat eserini sevdiren, eserin o kişinin zevkine hitap etmesi ve eserle kişi arasında güçlü bir bağın kurulmasıdır.
Soru Açıklaması

Aşağıdaki metinlerin hangisinde "Bir oyuncunun asıl başarısı sinemayla değil, tiyatroyla ölçülür." mesajı verilmektedir?

A. Bizler için oyunculuk hiç fark etmese de biz tiyatrocuların çok daha büyük oynadığı söylenir. Televizyonda, dizilerde ve sinemada bu oyunculuğu biraz daha küçültmeniz istenir. Biz tiyatroda, 300-400 kişilik salonlarda en arkadaki seyircinin duyacağı şekilde oynuyoruz. Sinemada belli bir kareye sıkışıp kalıyorsunuz. Oysa tiyatroda bütün bir sahne sizin.

B. Sinema ve televizyon için eğitim illa ki şart, demiyorum. Fakat eğitim elbette pek çok şey katıyor. En azından tiyatrodan gelenlerin inanılmaz bir sahne disiplini vardır. Tiyatrodan gelmenin çok büyük artıları var.

C. Tiyatronun çalışma tarzı çok keyifl idir. Çünkü kapalı bir mekânın içinde, kameralar olmadan, istersen tek başına, istersen sadece yönetmenle ya da kaç kişilikse oyun, onlarla bir serüvene başlıyorsun. Ama sinema öyle değil, sinema daha çok yönetmen sanatı. Yönetmenin istediği şekilde kendini hazırlamak zorundasın.

D. Sinema ve televizyon daha çok yönetmen işi. Tiyatro daha çok oyuncu işi. Hiçbir zaman yönetmenin önemini yadsımıyorum. Çok iyi bir yönetmen, oyunculuk olarak çok parlak olmayan birini bile gayet iyi bir şekilde oynatabilir. Onu, sanki iyi bir oyuncuymuş gibi seyirciye sunabilir ama tiyatro öyle değil. Hep söylüyoruz ya "Tiyatro, oyuncunun er meydanıdır." diye. Tiyatroda oyuncu tamamen tek başına ve seyirciyle sınavı kendisi veriyor.

Doğru Cevap: "D" Sinema ve televizyon daha çok yönetmen işi. Tiyatro daha çok oyuncu işi. Hiçbir zaman yönetmenin önemini yadsımıyorum. Çok iyi bir yönetmen, oyunculuk olarak çok parlak olmayan birini bile gayet iyi bir şekilde oynatabilir. Onu, sanki iyi bir oyuncuymuş gibi seyirciye sunabilir ama tiyatro öyle değil. Hep söylüyoruz ya "Tiyatro, oyuncunun er meydanıdır." diye. Tiyatroda oyuncu tamamen tek başına ve seyirciyle sınavı kendisi veriyor.

Cevabı Göster

Kimileri sanıyor ki edebiyat, sanat gerçeklerle uğraşmaz. Bunlar, sanatı boş ve yararsız bir alan olarak görüyorlar. Oysa eli kolu bağlanmış bir toplumda, zincirleri göğüsleyerek bilime ilk ışığı yakan, sanat değil midir? Moliere, Harpagon’la cimriliğin; Shakespeare, Hamlet’le hainliğin; Yaşar Kemal de İnce Memed’le zulmün üstüne üstüne yürümemiş midir?

Bu metinde yazarın karşı çıktığı görüş aşağıdakilerden hangisidir?

A. Sanat yaşamdan uzaktır, hayal unsurudur.

B. Sanat, yaşamla iç içedir.

C. Sanat eseri yaşamdan ve toplumdan bağımsız düşünülemez.

D. Her sanatçı, yaşadığı toplumu ve hayatı anlatır.

Doğru Cevap: "A" Sanat yaşamdan uzaktır, hayal unsurudur.

Cevabı Göster

Doğru Cevap: "A" Sanat yaşamdan uzaktır, hayal unsurudur.
Soru Açıklaması

(I) Bırakmaktan ve denemekten vazgeçmediğimiz sürece asla yenilmiş olmayız. (II) Başarısızlıklarımızdan bir işin nasıl yapılmayacağını öğreniriz. (III) Edison ampulu icat etmek için yaptığı ilk altı bin denemede başarılı olamamıştı. (IV) Cesaretinin kırılıp kırılmadığı sorulduğunda şöyle yanıtladı: “Hayır. Şimdi bunu yapamayacağımız altı bin yolu da iyi biliyorum.”

Bu metnin ana fikri numaralanmış cümlelerin hangisinde verilmiştir?

A. I.

B. II.

C. III.

D. IV.

Doğru Cevap: "C" III.

Cevabı Göster

Doğru Cevap: "C" III.
Soru Açıklaması

İnsan eli, “öpülesi” olduğu kadar “kopası” bir organdır da. İnsan, elini kullanarak var etti bütün kültür ögelerini ve uygarlığı. Önceleri ne kadar masumdu bu el. Savunma, beslenme, barınma, kısacası ayakta kalma yönünden insana gerekenleri yapıyordu. Ama binlerce yıl sonra atom bombasını patlattı insanların tepesinde, sorumsuzca yok etti on binlerce insanı.

Bu metinde vurgulanmak istenen düşünce aşağıdakilerden hangisidir?

A. Teknoloji insanlığa yarardan çok zarar vermiştir.

B. İnsanın ürettiği her şey insanlığa büyük katkılar sağlar.

C. Uygarlıkları oluşturan da insanları yok eden de insandır.

D. Her uygarlık, öncelikle insanı yaşatmayı amaçlar.

Doğru Cevap: "C" Uygarlıkları oluşturan da insanları yok eden de insandır.

Cevabı Göster

Doğru Cevap: "C" Uygarlıkları oluşturan da insanları yok eden de insandır.
Soru Açıklaması

Sana geldiğim yağmurlu günleri hatırlar mısın

Aralar mısın hatırana öyle her akşam

Ilık gülüşlerinin gölgesiyle yüklü perdelerini

Bu şiirin ana duygusu,

I. Özlem

II. Endişe

III. Korku

IV. Unutulmak isteği

sözlerinden hangisiyle ifade edilebilir?

A. I.

B. II.

C. III.

D. IV.

Doğru Cevap: "A" I.

Cevabı Göster

Doğru Cevap: "A" I.
Soru Açıklaması

10.

İnsanların yazdıklarında, konuştuklarında, tavırlarında sosyal çevrenin yansımaları vardır. Bunu daha da ileri götürürsek fiziki yapımızı bile sosyal çevre etkilemektedir. Kabadayı ruhuyla yetişen biri omuzları hafi f eğik yürüye yürüye vücut şekli eğik bir hâl alır. Köy kadınlarının elleri çatlak çatlaktır. Soğuk iklim, yayla, sanayi bölgesi insanları incelensin; hepsinin farklı fiziksel özellikler kazandığı görülecektir.

Bu parçanın iletmek istediği düşünce aşağıdakilerden hangisidir?

A. İnsan doğanın bir parçasıdır.

B. İnsanlar yaşadığı sosyal ve doğal çevrenin ürünüdür.

C. Köylüler çalıştıkları için onların elleri nasır bağlamıştır.

D. Kahramanlar sosyal çevreleriyle birlikte anlatılır.

Doğru Cevap: "B" İnsanlar yaşadığı sosyal ve doğal çevrenin ürünüdür.

Cevabı Göster

Doğru Cevap: "B" İnsanlar yaşadığı sosyal ve doğal çevrenin ürünüdür.
Soru Açıklaması

TEST BİTTİ.
CEVAPLARINIZI KONTROL EDİNİZ.
TEST HAKKINDA YORUM YAPABİLİRSİNİZ.